Sayfalar

Pazartesi, Ağustos 25, 2008

Bir İstanbul Pazar Gezisi

Rize'den gelen sevgili dostum Kaknüs ve İstanbul'un yeni yerlisi Ahfa hanımlar ile oldukça keyifli bir Pazar günü geçirdik. Selime'nin güzel yeğeni Nihan'ı da unutmuyorum elbette. :)
Gün içinde gördüğümüz, yaşadığımız şeyleri ana hatlarıyla paylaşacağım. Bbir kısmını ayrı yazılar halinde ayrıntılamak istiyorum.
Öncelikle Boğaz turuna çıkacaktık, fakat sonra fikrimizi değiştirdik.
Plan yapmak için Yenicami'nin hemen yanındaki Saray Muhallebicisi'ne gittik.
Eminönü'nde hem yiyip içebileceğiniz hem de oturup sohbet e debileceğiniz güzel ve temiz bir mekan burası. Genellikle göz önünde olduğu halde gözden kaçan bir yer olduğunu da eklemeden edemeyeceğim.
Haftaiçleri var mı bilmiyorum ama, haftasonları açık büfesi de var. (fiyatı 9 ytl)
Buranın su muhallebisi meşhurdur, ama biz aşuresini de tavsiye ediyoruz.
Fakat servislerinden pek memnun kalmadık. Bunu çıkmadan belirttik, umarım ki bir faydası olmuştur. :)
Ne zaman Eminönü'nden Beyoğlu'na gidecek olsam, önce Galata köprüsünden yüreyerek geçip, Karaköy tünelden tramvayı kullanmak hoşuma gitmiştir. Adeta bir zaman tünelinden geçiyormuşum havası verir bu bana. Biz de öyle yaptık.
Durağımız Galata Mevlevihanesi idi.
Tarihi yerleri gezmeye sevenlere burayı görmelerini tavsiye ediyorum. Fakat biz o gün gezemedik. Zira tam gittiğimizde Muammer Karaca tiyatrosunda başlamak üzere olan bir Sema gösterisi vardı. İstikametizi o yöne çevirdik. Bunu ayrı bir yazıyla anlatmak istiyorum.
Gösteriden sonra bir şeyler içmek için Özsüt'e gittik. Bu konuyu özellikle açtım. Belki birileri görür de bilgi verir diye.
Efendim mevzu şu:
Özsüt'ün çok güzel mamülleri bulunmakta. Ancak ne var ki hepimizin bildiği üzere çoğu büyük pastane pastalarına içki katmakta.
Daha önce Fatih Özsüt'teki yetkililere içki kullanıp kullanmadıklarını soruduğumda: "Sadece burada kullanılmıyor." cevabını verdiler. Demek ki diğerlerinde var.
Ancak Sultanahmet Özsüt'te sordum: "Burada da kullanmıyoruz." dediler.
En son bir kaç ay evvel söylediklerine göreyse, Özsüt hiç bir mamülünde içki kullanmama kararı almış. E o zaman önceden hepsinde var mıydı?
Şimdi biz neye inanmalıyız. Bize kim doğrusunu anlatacak.
İçki içenlere ya da orada içki kullanılmasına karşı değiliz. Lakin takdir edilmeli ki içki içmeyen insanlar olarak da bu pastaları yiyemeyiz.
Hasılı her zaman olduğu gibi sıkça gittiğimiz bir yer olmasına rağmen Özsüt'te pasta dışında şeyler yemeyi tercih ettik.
Bilen biri varsa açıklasın.
Ya da burdan Özsüt yetkililerine sesleniyorum: Nedir bu işin aslı?
Devam edelim..
Taksim Meydanı'na geldiğimizde güzel bir sergiyle karşılaştık. Bu sergiyi de bilahare kısa bir yazıyla anlatmak istiyorum.
Sevgili dostlarıma bu güzel gün için teşekkürler ediyorum..

4 yorum:

Adsız dedi ki...

Esas biz teşekkür ediyoruz efendim.Öteden beri seninle zaman geçirmenin çok hoş olduğunun farkındayım, gene geldiğimde gene görmek isterim.Sen sohbeti hoş, gönlü hoş bir dostsun.

Özsüt meselesine üzüldüm fakat kestirip atıyorum, yemeyivereyim..

Aslında daha öncede sema gösterisi seyretmiştim, sanki onda huşu vardı..bunda ise sade gösteri izlemiş olduk, huşu duyamadım...tasavvuf müziği konserelrini de çok severim maalesef ondan da fazla keyif duyamadım..sanırım insanlar üzerlerine aldıkları birşeyi bitirme, yapmış olma telaşı içindeydiler..

karaköy tüneli hakkında da birşey söylemek isterim..ben o tünelin varlığını bilmiyordum, büyük kolaylık iyiki var, iyiki öğrendik..ve gerçekten zaman tüneli gibi, güzel benzetme!

söz uzayıp gidecek,muhabbet ve selamlarımla diyeyim..

hayırlı ramazanlar..

Mihman dedi ki...

bu güzel sözler için çok teşekkür ederim. inan ki hepsi karşılıklı hisler..
özsüt meselesini çözücem, azmettim :)
sema "gösterisi" dememdeki kasıt da biraz ondan. zira "ayin" demek daha uygun düşerdi.
hayırlı ramazanlar.. :)

mandalina dedi ki...

özsüt meselesi benim de zihnimi kurcalıyor uzun zamandır. okul zamanı sık giderdik arkadaşlarla. şimdi kestik ayağımızı iyice.

Mihman dedi ki...

işte çaydı, muhallebiydi, suböreğiydi.. öyle idare ediyoruz biz de :)