Sayfalar

Salı, Ocak 23, 2007

Pirinç Fındığa rakip olabilir mi?


Eskiden sabah kahvaltılarımızı süsleyen, masamızın baş tacı bir yiyecek vardı: Sarelle. Reklamını hatırlıyorum: Sarelle ye ye yeeee...
Çocuk aklıyla, ondan daha güzel bir kahvaltı lezzeti olamazdı. Yine bakkala girdiğimizde çikolata alınacaksa, öyle çok fazla alternatife sahip değildiniz. Tabiri caizse en baba çikolata tadelle idi.
Yani fındık, uzun seneler çikolatacıların vazgeçilmezi oldu.
Son zamanlardaysa çikolata sektöründe kendini göstermeye başlayan bir ürün var: "Pirinç".
Elbette bu yeni bir şey değil. Pekçoklarımız senelerdir piyasada olan Crunchı bilir. Patlamış pirinçten yapılmış değişik bir tat.
Şimdilerdeyse Eti ve Ülker de bu patlamış pirinç furyasına katıldı. Şimdilerde diyorum, çünkü benim şimdilerde dikkatimi çekti.
Efendim, biz çikolatayı sade, sütlü veya fındıklı yeriz. Bir miktar karamel de olabilir. Öyle pirinç patlağı felan, ne demekmiş.
Geçen yaz fındıklardaki düşük randımana bu sene de kuraklık eklenecek gibi görünüyor. Eğer ağaçlar erken filizlenir ve kırağı çalarsa, fındık yine az olacak. (fındık fiyatları konusuna girmeyelim)
Çikolata üreticileri tam olarak ne yapmaya çalışıyor? Bu bir arz-talep meselesi midir? Halkımız fındık yerine pirinç patlağını mı tercih eder oldu? Yoksa biz bir şekilde arzın, reklamın cazibesine kapılacağız?
Ne var ki bunda diyeceksiniz. Fakat pirincin kendine ait bir sektörü zaten var, oysa fındığın en fazla talep gördüğü saha çikolata üretimi.
Geçenlerde ablamla konuştuk bunu. "Diğerlerini bilmem de biz pirinç patlaklı çikolata yemiyelim" dedi. Kendi adımıza bilinçli tüketici olacağız. Olmak zorundayız, çünkü fındığın kaderi bizi ilgilendiriyor. Bizim kaderimiz değil ama, ortada memleket sorunu var.
Diğer taraftan Samsun-Terme pirinciyle meşhur yerlerden biri. Onu kötülemek de olmaz. Ama herkes yerini bilmeli.
Elbette çikolata yapan amcalarımızın, pirinç sayesinde ürünü ucuza maledip, güzel bir arzla, memleketim insanına sattıklarını pekçoğumuz anlıyoruzdur. Yani ortada fırsatçılık da sözkonusu. "Acaba Ülkerler Zapsularla bozuştu mu" sorular da aklıma gelmiyor değil. (belki de alakası yoktur. bu konuda bilgim de yok :)
Sonuç olarak şunu söyleyebilirim; patlamış pirinçli çikolata olabilir, ama ben derim ki kalite ve lezzete bakarsan fındıklısını asla geçemez.
Burdan pirinci tercih edenleri esefle kınıyoruz. :)

Hamiş: Ayrıca bugün yeni bir reklam gördüm (veya ben yeni gördüm). Özkan Uğur ve Çağla Şikel'in oynadığı reklam çok hoşuma gitti.
Günde bir avuç fındık iyi gelir. Tabi yerseniz!

3 yorum:

bahar dedi ki...

mihmancigim benim hemen hemen butun tanidiklarim findikli cikolatayi hicbir lezzet icin teketmediler, simdi de edeceklerini sanmam, oysa ki ben findigi pek sevmem, bol buldugumuzudan herhalde...:)

suveyda dedi ki...

bidaha sarelle yemek mi, asla.
zaten dişlerimi dedemin alamanyalardan getirdiği nutella çikolatalarla bozdum bidaha elimi sürer miyim ben ona.
bide hatırlıyorum fındıklı çikolataları almazdım hep etrafımdakiler yerdi, ben karamelli sevdiğim için aval aval bakardım.hey gidi aklım.şimdi olsa yapar mıyım hiç.
yinede karamellinin yerini tutamazlar ya canım sağolsun:)

mehmet öz' de demişti: her gün bir avuç ceviz yiyin kalbinizi koruyun diye.
ama ceviz bu.
sanırım bu adamın cevizin kilosundan haberi yok.

millet eve zor ekmek götürüyor, ne fındığı da cevizi.

Mihman dedi ki...

bahar, ben de çok yemem ama çikolatasından geçemem

suveyda, fındık bulamayan, fındıklı çikolata yesin :)